Nis 8, 2018 / by Vitamin Agency / In Genel / Etiketler:advertisement, brand, brand story, marka, marketing, starbucks / Leave a comment
Markaların hikayesi ürünün kendisinden ve anlatılandan çok daha fazlasıdır. HikAye, bir web sitesinde, broşürde yazılanlardan veya müşteriye sunum yapmak için kullanılan araçların çok ötesindedir. Hikayeler, insanlara markanızın gönderdiği satın alma sinyallerine dayanarak, sizin neye inandıklarını anlattığınız şeyler değildir. Hikâye, gerçeklerden, duygulardan, yorumlardan oluşan eşsiz bir resimdir.
Yaptığınız her şey, işinizin veya markanızın her bir öğesidir. Ambalajınızın, kartvizitinizin renkleri ve dokusundan, çalışan personelinize kadar her şey markanızın bir parçasıdır ve her öğe markanızla ilgili gerçeği müşterilerinize yansıtır.
İş hayatında başarılı ve sürdürülebilir marka sadakati kazanmak istiyorsanız mutlaka değerlerinizle ve sizi anlatacak, müşteri ile bağ kuracak hikayeleriniz olmalıdır.
Eğer bir hikayeniz yoksa sunduğunuz ürün ve hizmet sıradan olur. Değerli olmaz. Marka hikayesi oluşturmak şirketinizin ayakta durmasıyla veya fark edilebilir olmanızla alakalı değildir. İnsanların önemsediği ve satın almak istediği bir şeyi ortaya çıkarmakla alakalı bir durumdur. Ayrıca bu sunduğunuz ürün ve hizmetlerin fayda ve işlevselliğinin ötesine geçmeyi, müşterileriniz ile sadakat ve anlamlı bağlar yaratmak ile alakalı bir durumdur.
“Bir marka hikayesi , bir ya da iki hafta boyunca dikkat çekmek için bir reklam panosuna yapıştırılan sadece akılda kalıcı bir slogan değildir. Hikayeniz markanızın temeli ve gelecekteki büyümesi için bir stratejidir.”
Marka hikayesi olarak Starbucks’ı ele alacak olursak yeni bir kahve kategorisi yaratması ve rakiplerini geride bırakması ve taklit edilebilir olmasıdır. Bu hikâye de , arkadaşım Ekrem’in 4 kilometre yol kat etmesi ve her sabah bir fincan kahve için üç kat daha fazla ödemeyi göze almasıdır. İşte bir ürün ve hizmeti değerli yapanda budur.
Starbucks, sadece yüksek fiyatlarla kahve satmaya karar vermemişti, amaçları ev ve işyerinden sonra “üçüncü yer” olmaktı ve bunu başardı da. Starbucks ve Apple gibi markalar, ürünlerinin fayda ve özelliklerinden çok daha fazlası üzerine kurulmuştur. Amaçları aileden biri olduklarını size kanıtlamak, kişisel ve özel olmak.
Ürününüz sadece hikâyenin bir parçasıdır. Asıl gerçek sizi oraya çeken güçtür.
Your comment